8 Aralık 2007 Cumartesi

HASTA MI? İNSAN MI?

HASTA MI, İNSAN MI?

Genellikle şöyle der doktor. “Size birkaç test yapmamız lazım. Kan, idrar, röntgen vs.” Tam o ara “Neyim var doktor?” sorusuna şu cevabı alırsınız. “Test sonuçların çıksın konuşuruz.”

Geçenlerde bir tıp dergisinde bir tıp doktoru şöyle yazmış. “Artık herkese aksi ispatlanıncaya kadar hasta muamelesi yapılıyor.”

Yazıyı okurken acaba haksız bir itham mı diye düşündüm. Hiçte haksız değil. Gerçektende son yıllarda insanlara “hasta” muamelesi yapılıyor. Öyle ki onca tetkikten sonra hastalığı çıkmayan kendini eksik hissediyor.

Hastanelere başvuran sayısı ile tetkik sayısı arasında oransal artış istatistiksel olarak ne durumda bilmiyorum ama şundan eminim son yıllarda bu oran çok fazla artmıştır.

Tetkik isteme sayısındaki artış hükümetin bile canını sıkıyor. Öyle ki bir takım önlemlerle bunu azaltmaya çalışıyor. Örneğin paket uygulama. Yine hastaneye başvuranlar bilirler (özellikle Celal Bayar Hastanesi) Doktor şöyle der. Sana şu tetkikleri yapmamız gerekiyor ama paketin doldu. Ya seni yatırıp bu tetkikleri yapacağız, ya cepten ödeyeceksin veya sonra gelip yaptır. Hatta şöyle bir uygulama bile duyduk. “Sana burada yapabileceğimiz tetkikleri yapalım. Sağlık ocaklarında yapılan şu tetkikleri de yaptırıp öyle gelin.”

Son günlerde sağlık ocaklarına başvuran vatandaşların elinde bu hastanelerden verilen tetkik istek kağıtları görmeye başladık.

Bu yazdıklarım hastaların ifadelerinden öğrendiklerim. Elbette hükümetlerin sağlık harcamalarında kısıntı yapması doğru değil, doktorlar her istedikleri tetkikleri yaptırabilsinler. Ancak sizce de bu tetkikler biraz abartılmadı mı?

Şimdi ben karikatürde ifade edildiği şekli ile doktorların kafa karıştırmak için tahlil istediğini düşünmüyorum. Ama burada bir yanlışlık, bir sakatlık olduğu kesin.

İNSEV (İnsan Sağlığı ve Eğitim Vakfı)’in bir sunumuna katılmıştım. Şöyle demişti eğitimci: “Hastalıkların önemli kısmı dört nedene dayanıyor. 1. Genetik faktörler 2. Kötü Beslenme(az-çok) 3. Hareketsiz Yaşam 4. Sigara. Bu dört faktörle yeterince mücadele edilirse çoğu hastalık ortadan kalkacaktır.

Şöyle düşünelim. Sigara içen hastasıyla bu anlamda ilgilenmeyen bir hekimin her seferinde solunum fonksiyon testi istemesi veya sürekli nefes açıcı ilaç vermesi ne kadar anlamlı görülebilir?

Sağlıkta yaşanan her türlü olumsuzlukta belki sağlık mesleklerine mensup olmamızdan kaynaklı şöyle bir refleks gösteriyoruz. Sağlıkta yaşanan olumsuzluklardan tamamıyla karar vericiler dolayısı ile de hükümetin sorumluluğunda olduğunu iddia ediyor ve kendi sorumluluğunuzu görmezden geliyoruz.

Unutmamamız gereken beklide en önemli nokta, sağlık hizmetini sunanlar olarak karar alıcılar kadar olmasa da, sorumluluğumuz var ve bundan kaçamayız.

Sağlıcakla…

4 Aralık 2007 Salı

DERNEK KURUCULAR KURULU OLUŞTURULUYOR

Sağlık Hakkı ve Hasta Hakları Derneği oluşturma çabamız son aşamaya geldi. 04 Aralık 2007 günü Eğitim Sen'de yapılan toplantıda kurucular kurulu oluşturuldu ve tüzük tartışlıldı. Kurucu yönetim kurulu ve üyeler belilendi. Kurucu üyelerin başvuru evraklarını tamamlaması için 22 Aralık 2007 gününe kadar süre tanındı.
Buna göre 25 Aralık 2007 günü gerekli başvurunun yapılması ve derneğin kuruluşunun tamamlanması bekleniyor.